“İyilik yapmak isteyen kapıyı vurur. Seven kapıyı açık bulur.”
Rabindranath Tagore
Tagore böyle demiş ya...birinci kısım için bir şey demeyeceğim.
Ama seven kapıyı açık bulur mu gerçekten?
Mesela çok sevip de çok kırılmışsak, kapıyı açık bulduğumuzdan içeri girmiş sonrasında da ağzımızın payını mı almışızdır?
Seven kapıyı zorlamaz mı?
Zorlanan kapı aranılan sevgi değildir belki de.
Yoksa kapıyı açık bulmak iki kalbin buluşması mıdır?
Hiç problemsiz,
Kaprissiz,
Kendiliğinden...
Kapının zaten açık olması...işin doğallığında mıdır?
Onca insanın sevgiyi arayıp da bulamaması, yanlış kapıları çalmasından mıdır?
Hatta sevdiğini sanıp bir hayatı ortak yaşayabilmeyi göze almak ve sonrasında hayal kırıklıkları içinde kırık dökük yaşamak nedir?
Kendini iyi tanıyamamak mıdır?
Yoksa aldanmak mıdır hayallere...en olmayacak hayallere?
Seven kapıyı açık buluyorsa...sevdiği insanın o kapıyı açmasından dolayı değil midir?
Bazı arkadaşlarım nasihat tadında şöyle derler(di)... “Israr etmek lazım...ısrarcı olursan istediğini de almış olursun...”
Olur muyum acaba?
Israr bana kalırsa boşa bir çaba...sevgi kurulacaksa zaten o ilk gülümseyiş ile hissediliyor. Muhabbetin muhabbeti açmasıyla farkına varılıyor. Israra da hiç gerekmediği anlaşılıyor sonrasında.
Belki de Tagore bu bakımdan haklıdır.
Seven kapıyı bu şekilde açık buluyor.
Öbür taraftan ağzının payını alma durumu ise o kapının kapalı olduğunun farkında olmamaktan kaynaklanıyor olamaz mı?
Resim: Tagore
4 Yorum:
söz çok etkileyici...daha önce duymamıştım..teşekkürler..
Seven;kapıyı açık görürse sevgisine karşılık verileceğinden emin olur ancak .Kapı kapalıysa, bence zorlamaya gerek yok."Size kolaylaştırılan işi yapın "diyor Kuran.Sevgiler.
Sanırım bizler sevgi tanımında mutabık olamıyoruz. Sevgi karşılıksız, beklentisiz verebilmekse, sevdiğinin hiç bir davranışından kırılmamak, incinmemekse eğer. Böylesine seven sevdiğini üzüp incitebilir mi ki sence? Sevilen kapıyı o zaman sevenine hep açık bırakabilir mi ne dersin? Yeryüzünde böylesi seven var mı dersen....:)) Sevgilerimle
söz doğru gibi geldi bana da..
evet tecrübelerimizden ve kırılmışlıklarımızdan dolayı zaman zaman kapılarımızı kapatıyoruz herkese herşeye..
ama iyi bir sevginin kokusunu alınca burun, kendisi usulca açıyor sanki ürkerek de olsa..
bu durumda karşı taraftan bakarsak olaya evet o kapıyı açık bulmuş oluyor..
bence sorun şurda: kapı bazen çok yavaş ve usulca açılır.. karşı tarafın bunu bekleyecek sabrı var mıdır ki acaba?
ısrar etmek değil de beklemek asıl mesele...
Yorum Gönder