17 Mar 2009

Güzel İnsanlar




Ave cruz, CéU


Kalbim elinden tutmuş, 
G
özlerim seninle birlikte koşmuş.
Sonrasında ise herkes kendi yoluna gitmiş.


Bu hayattan nice güzel insanlar gelmiş geçmiş ve  güzellikleriyle de gitmişler. Biz onların, onlar bizim hayatımıza bir süreliğine konuk olmuşlar.  Bir şeyler öğrenmişiz onlardan hatta öğretmişiz de. Bu güzel insanlar kimi zaman bir sevgili olmuş...arkadaşımız, kardeşimiz, babamız, annemiz, çoçuğumuz olmuşlar.

Bir arkadaşım kızı için bir yazısında “melek geldin...melek gittin” diye yazmıştı da...zor tutmuştum kendimi...gözlerim pek bir dolmuştu.
Herkes bir şeylerin önemini yaşadıkça öğreniyor galiba.

Hayatımız kısa ya...yaşarken farkına varalım kısalığının ve güzelliğinin.

Tabii ki güzel insanların da. Hayat zor ama daha da zorlaştırmak da bizim elimizde tıpkı daha kolaylaştırmanın elimizde olduğu gibi.

Hani şimdi bahar da geliyor ya...hani yaşama sevinci karanlık kışın ardından içimizi daha bir doldurur ya. İşte bahar gibi yaşayabilmeli hayatı.
Güzelliklerini daha fazla görebilmeye çabalayarak.

(Resim: Ahmet'ten. Yer: İtalyan Mahallesi, Boston)

15 Yorum:

öykü on 17 Mart 2009 06:35 dedi ki...

Uykusuz bı gece
moralsız ı sabah saat 5 te uyandım uyuyaamıorum dusuncelerden.
Oyle ıyı geldı kı bu yazı

Bılıyrum yalnız degılım
Benım gıbı sayısız ınsan var....

Biraz on 17 Mart 2009 06:56 dedi ki...

Benim de henuz uykum gelmedi...ama biliyorum gelmese de sabah yine cok erken uyanacagim.

guguk kuşu on 17 Mart 2009 09:15 dedi ki...

nooldu bakiim sizin uykularınıza. Ben burdan size uyku tozlarından üflüyorum biraz tamam mı?
Resim çok güzeldi. ileride, hani büyüyüp emekli oluncaki hayalim kitap-kafe açmak da. Böyle yerlerden fikirler ediniyorum. Londradaki bazı kafelerde çok hoşuma gitmişti, fotoğraflamıştım, bigün üşenmessem bu bilgisayara aktarıp paylaşırım. Evet birazcım, çok güzel insanlar var, kumun çakılın arasındaki elmas madenleri gibi parıldıyorlar onları farketmemek mümkün değil. Ben hepimizin çevresinde en az bi tane bunlardan bulunduğuna inanıyorum

Belgin on 17 Mart 2009 09:35 dedi ki...

Haklisin Birazcim, etrafimizda o kadar cok güzellikler ve güzel insanlar varki, dedigin gibi gözlerimizi acip, görmeliyiz sadece.

Guguk kusuna da söyle hayallerimi calip durmasin, Kitap-Cafe benim hayalim:)
Görüyormusun dünyanin iki yerinde, iki kisi ayni güzel hayali kuruyor, belki ortalarda bir yerde bulusuruz Guguk kusumlar, orada beraberce acariz bir Kitap-Cafe, nedersiniz? Demekki gözümüzü, gönlümüzü acinca uzakliklar falan engel olmuyor, güzellikleri, güzel insanlari görmeye:)
Ben sizin hepinizi cok seviyorum:)

LÂL on 17 Mart 2009 11:16 dedi ki...

Hayat zor ama daha da zorlaştırmak da bizim elimizde tıpkı daha kolaylaştırmanın elimizde olduğu gibi.

bahar gibi yazıyorsun be güzel arkadaşım..

Seyyah on 17 Mart 2009 11:47 dedi ki...

kocaman bir gülümseme ile okudum. görmeyi isteyene o kadar çok güzellik var ki aslında, hatta çirkin sayılanların içinde bile var.

ve bunu
"Kalbim elinden tutmuş,
Gözlerim seninle birlikte koşmuş."
çok sevdim:) hayatında güzellikler eksik olmasın..

beenmaya on 17 Mart 2009 14:02 dedi ki...

bakıyoruz çoğu zaman
görmeden...

Biraz on 17 Mart 2009 14:37 dedi ki...

>guguk kuşu
ve elbette yine erken kalktim:)
resim guzel bahar gelince orasi daha da guzellesiyor.

>Belgin
ayni sekilde cirkinlikler de var bazen cirkinliklere uzunca maruz kaldigimizdan guzellikleri nasil gorecegimizi de unutuyoruz...

>LÂL
Saol sevgili LAL,...hazir bahar geliyorken kacirmadan yazayim dedim.

>Nily
Harika! Bu yazi ise yaramis demektir...

>beenmaya
sonra da alisiyoruz oyle yapmaya...

özii on 17 Mart 2009 17:23 dedi ki...

Evet , evet bende baharın sıcaklığını ve o cıvıltısını hissetmeyi bekliyorum , hücre yenilemesi yapacağım da :))

Biraz on 17 Mart 2009 20:49 dedi ki...

>özii
bitsin artik bu kis,
bu soguklar

Brajeshwari on 17 Mart 2009 23:38 dedi ki...

Çabadan ziyade, güzelliklerle dolu olduğunu bilmek evrenin, yaşamın ve kendimizin..Onları çoğaltmak lazım böyle..

Çok güzel bir yazıydı bence.. Mutlu oldum okuyunca...Tüm karanlığa boğulup, onu çoğaltanlara inat, bu temizlik bir yerden başlayacak..

Sevgilerimle Biraz'a fazlasıyla..

ŞuŞu on 17 Mart 2009 23:46 dedi ki...

melek geldin,melek gittin:(
arkadaşının acısını düşünmeye çalışmak bile canımı acıttı.
Evet ya,hayatımız kısa. yani herkes için verilmiş bir süre var ama ne var ki hiç kimse kendine vaat edilen süreden haberdar değil.belki on yıl belki 80. ama düşündümde insan hayatı için 80 yıl bile az. çünkü insanın 80 yıl sonra bile tutanacak bir dalı, ertelenmiş işleri ve mutlaka yarım kalan hayalleri olacaktır.
yazmışsın ya. herkes birşeylerin değerini yaşadıkça öğreniyor diye. belkide canı gerçekten yanınca yada kaybedince öğreniyor.
aslında yazmak istediğim bir dolu şey vardı ama :) belkide alakalı,alakasız bir çok şeyde yazmış olabilirim. yazdıklarımı baştan okumayacağım çünkü mutlaka sileceklerim olur. ooo bi dünya yazmışım valla silemem :)

Biraz on 18 Mart 2009 00:18 dedi ki...

>Brajeshwari
Sevindim yazdiklarina sevgili Brajeshwari.
Aydinlik var aslinda ama bazen cok kuytularda dolasiyoruz...

>ŞuŞu
Uzuntu verici satirlardi ama yazinin orasinda vurgulamak istedigim seyler vardi...yoksa cok aci ve huzunlu.
80 yil diyoruz ama bunun 15 -20 senesi verimli yillardir oncesi cocukluk hayata atilma sonrasi ise yaslilik ve hastaliklar...15-20 az cok az.

Yok yok iyi ki silmedin.

ŞuŞu on 18 Mart 2009 01:26 dedi ki...

vurgulamak istediğin şeyleri sanırım anladım ama yazının benim için odak noktası orasıydı. 50 kerede okusam ben orada takılıp kalırım. neden mi? ben bir anneyim :)onun dışında evet haklısın en verimli zamanlarımız için 15-20 sene gerçekten az. ama umarım o süreyi yaşayabilme şerefine nail olabiliriz:)

Biraz on 18 Mart 2009 02:33 dedi ki...

>ŞuŞu
ama cok haklisin hakikaten da takilip kalinmayacak gibi diil.
Bu arada zaman konusu ise cok kisa pek kisa:((

 

Blog Listem

Hayattan ve Masallardan Biraz Copyright © 2009 WoodMag is Designed by Ipietoon for Free Blogger Template